Dijital Pazarlama Temelleri kitabının yazarı sevgili arkadaşım Emre Gökşin ile yaptığımız bir sohbet sırasında Up Institute olarak Şubat 2018’de başlayacak Marketing Impact Program adlı dijital pazarlama eğitiminden bahsetmişti bana. Konuları ve eğitmenleri görünce ben de hemen kayıt olarak bu eğitimde yerimi almıştım.
Bu yazıyı sizlerle paylaşmakta her ne kadar geç kalmış olsam da şimdi baktığımda Eylül 2018’de yeni eğitimlerin başlayacağını gördüğüm için faydalı olabileceğini düşünerek deneyimlerimi paylaşmak istedim.
Masum, Fi ya da Netflix Original Series. Bunlardan en az birini duyduysanız yeni nesil TV platformlarına hoş geldiniz 🙂
Youtube Chief Business Officer Robert Kyncl, CES 2016 sunumunda şöyle demişti: “Digital video will far surpass TV by 2020.” (Dijital video yayınları 2020 yılına kadar TV yayınlarını geçecek.) Bu söz çok iddialı gibi gözükse de gerçekleşmesi oldukça muhtemel gözüküyor.
Son zamanlarda dijital servisler çoğumuzun hayatına daha fazla girmeye başladı. Mesajlaşma dünyasında Whatsapp, Facebook Messenger, BİP; müzik dünyasında Spotify, Apple Music, Fizy (Turkcell Müzik); oyun dünyasında Steam, PSN, XBOX Live, Twitch ve Youtube gibi platformlar oldukça popülerken, film ve dizi içerikleri düşünüldüğünde ise Netflix ve Türk rakipleri olarak BluTV ve PuhuTV dikkat çekiyor. Tüm bu içeriklere baktığımızda uygulamaların kullanım kolaylığının yanı sıra en önemli tercih sebeplerinin “özgün içerik” çeşitliliği olduğunu söyleyebiliriz. Örnek olarak bir kullanıcı dinlediği albümlerin çoğunu Spotify’da bulurken Apple Music’de bulamazsa haliyle tercihini Spotify’dan yana kullanıyor. Benzer durum TV platformları için de geçerli. Bu durumu İçerik Savaşları Dönemi olarak adlandırıyorum.
Genelde birbiriyle alakasız objeleri stop-motion tekniği ile birleştirerek anlamlı kısa filmler yaratan PES, Temmuz ayında Youtube kanalında “Game Over” adlı yeni videosunu yayınladı. Oyun tarihinde efsaneler arasında yerini alan 5 oyunun ölüm sahnelerini farklı bir şekilde sunan videoda PES yine yaratıcılığını konuşturmuş.
Kısa filmleriyle tanınan Amerikalı yönetmen Adam Pesapane (bilinen ismiyle PES) 2013’te Fresh Guacamole filmiyle Oscar’a aday gösterilmişti. Bu başarılı videoyu da aşağıda bulabilirsiniz. Ayrıca buna benzer videolarını da aşağıya eklemeye çalıştım. Hiç olmayacak objelerle spagetti (Western Spaghetti) ve sandviç (Submarine Sandwich) gibi yiyeceklerin yapıldığı videolar gerçekten ilginç.
Bahçeşehir Üniversitesi MBA yüksek lisans eğitiminde bu dönem sayın Adnan Ertemel hocamızdan keyifle takip ettiğim Digital Marketing dersini alıyorum. Dersin içeriğinde başarılı pazarlama örneklerinin yanı sıra özellikle Yalın Girişim (Lean Startup), Kullanılabilirlik, Kullanıcı Deneyimi ve Gamification gibi konular üzerinde oldukça duruyoruz. Bu derste tavsiye edilen ve benim de aşağıda birkaç ekleme yaparak oluşturduğum kitap listesini paylaşmak istedim. Belki tamamını okumak için fırsatınız olmayabilir ama bu konulara ilgi duyanların incelemesinde büyük fayda olacaktır.
Listedeki ilk 4 kitap course book’tur, listenin devamında ders sırasında bahsi geçen ya da okumanız gerektiğini düşündüğüm diğer kitapları ekledim. Özellikle Pazarlama dersi temellerini öğrenmek isteyenlerin 8. sırada yer alan Marketing Management kitabından başlamaları daha faydalı olacaktır.
eMarketing eXcellence,
Dave Chaffey & PR Smith, 3rd Edition, Elsevier Butterworth-Heinemann, 2009
Mobil kullanımın hızla arttığını, günlük yaşantımızda değişiklikler yarattığını büyük çoğunluğumuz yaşayarak deneyimliyoruz. Cihazların çeşitliliği ve sayısı arttıkça daha fazla sayıda tüketiciye ulaşıyor ve küçük çocuklar için bile birer oyuncak haline geliyor.
Büyüklerimizden zaman zaman “Bizim zamanımızda televizyon bile yoktu.” gibi cümleler duyarız. 2000’li yılların başına kadar bizler için de bugüne kıyasla bilgisayarlar az bulunan lüks cihazlardı. Zamanla işler değişti, benim ve tanıdığım birçok insanın oyun oynama isteği ile tanıştığı bilgisayarlar, internetin yaygınlaşması ile de çevremizi sarmaya başladı, zaman ayırdığımız şeylerin başında gelmeye başladı. Derken ilerleyen zamanlarda telefonlar da akıllanmaya başladı, mobil cihaz devrimini yaşamaya başlar olduk. Çocuklar Duymasın’da oğlu Havuç’a belli bir yaşa gelmeden telefon almayacağını söyleyen babayı izlerken bebeklere oyuncak niyetine mobil cihazlar vermeye başlar olduk.
İnovasyon denildiğinde akla ilk gelen isimlerden biri olan Steve Jobs yaptığı sunumlarla da büyük ilgi toplamış, bu yeteneği üzerine birçok ipuçları paylaşılmıştı. Sunumlarında ürününü gösterirken seyircilerin heyecanını zirveye çıkarmasını iyi bilmesi, başarılı demolarla ürünlerini tanıtması sunum yapacak kişilere ilham veren cinsten.
Ben de büyük bir merakla ilk iPod ve iPhone tanıtımlarını izlerken Youtube’da kronolojik sırada Steve Jobs sunumlarını sunan bir kanala rastladım ve sizlerle paylaşmak istedim.
Eğlence hayatımız boyunca süren bir kavram ve bunun en büyük parçalarından biri de oyun. Küçükken oynamaya başladığımız oyunlar çoğumuz için hangi yaşa gelmiş olursak olalım vazgeçemediğiz eğlencelerimizden biri olmayı başarabiliyor, oyun dünyası da her geçen gün pazar payını artırarak büyümeye devam ediyor.
Teknolojinin gelişmesi, pazardaki yenilikler oyun dünyasını da şekillendirmeye devam ediyor. Mobil cihazlar oyun dünyasını kuşatmaya başlamışken Augmented Reality de önem kazanmaya devam ediyor. Aşağıdaki video da gelecekte Augmented Reality (Artırılmış Gerçeklik) ile oyun oynama şeklimizin nasıl değişebileceğini gösteriyor. Bu şekilde bir değişiklik yaşar mıyız bilinmez ama eğlenceli gözüküyor, aynı zamanda bu gelişmeler olumlu mu olur yoksa olumsuz mu diye bizleri düşündürüyor. Aşağıdaki video ile gerçekçi oyunlara bakmaya başlayalım.
Biraz daha ileri giderek oyundaki gerçek bir karakteri canlandırıyor olsaydınız, sanal objeler gerçek kişi görünümünde olsalardı nasıl olurdu? Aşağıdaki videolarda bunlar düşünülmüş, özellikle ikinci videoda kendinizi gerçek bir aksiyon oyununda hatta filminde bulabilirsiniz.
Augmented Reality Nedir? yazımızda telefonların kameralarından yararlanarak sanal objelerin kullanıcılarla aynı karelerde olmasını sağlayabildiklerini anlatmıştık. Aynı karede sanal objeler kullanılabildiği, onlarla etkileşime geçilebildiği için oyunlarda da Augmented Reality kullanılması sağlanabiliyor, yine yazımızda bununla ilgili Angry Birds örneğini vermiştik.
Mobil cihazlar son zamanlarda Playstation Vita ya da Nintendo gibi konsolların yerine daha fazla oyun oynanan cihazlar haline gelmeye başladı. Mobil oyunların gücünün farkına varan üreticiler de çeşitli donanımlar üretmeye başladılar. apptoyz da Augmented Reality oyunlar için appBlaster adında silahlar hazırlamış. Telefonunuzu silaha yerleştirip oyunu başlattığınızda kamerayı çevirdiğiniz yönde size doğru hareket eden sanal objeler beliriyor, siz de bunları vurmaya çalışıyorsunuz. Normal oyunlardan farklı olarak objelerin sizin bulunduğunuz gerçek ortamda belirmesi farklı bir oyun deneyimi sunuyor.
Türkçe’ye “Artırılmış Gerçeklik” ya da “Zenginleştirilmiş Gerçeklik” olarak çevrilen Augmented Reality bulunduğumuz ortamdaki gerçek görüntü üzerine, gerçek zamanlı olarak 3 boyutlu model, animasyon, film, ses, gibi nesneler ekleyip, daha zenginleştirilmiş bir ortam sağlayan teknoloji olarak tanımlanabilir. Augmented Reality sayesinde etkileşim içinde olmak istediğimiz herhangi bir şeyi örneğin akıllı telefonlarda, ya da bilgisayarımızdaki bir kamera aracılığıyla, ya da bir perdede gerçek dünyada pozisyonlandırabilir ve işlevsel hale getirebiliriz. Yaratılan görüntü neredeyse gerçek dünyanın içindeymiş gibi gösterilebilir.
Augmented Reality gerçek dünya ile bilgisayar yardımıyla oluşturulan sanal gerçekliğin (Virtual Reality), gerçek zamanlı olarak kombinasyonunu ve aynı metrajda bulunmalarını hedeflemektedir. Örnek olarak Nokia Lumia için tasarlanan Augmented Reality Angry Birds diğer telefondaki Angry Birds oyunlarından ayrılıyor. Kuşlar oyuncuların önündeymiş gibi gözüküyor ve kuşlara vurarak oyun oynanıyor. Aslında yanınızda olmayan bir kişi de ekrandan çıkarak yanınızdaymış gibi sizinle dans edebiliyor ya da sanal bir hayvanla aynı karede fotoğraf çektirebiliyorsunuz.
2007’de Sony PlayStation 3 için Eye of Judgement adlı Augmented Reality bir oyun çıkarttı. Bu oyun kartlar ile oynanan bir strateji oyunuydu, kamera ile tutulan ya da farklı karelere konan kartlar algılanarak oyun oynanıyordu.
Subliminal Pazarlama ile tüketicilerin bilinçaltını etkileyerek firmaların ürün, servis ya da hizmetlerini almaları amaçlanmaktadır. Magnum hazırladığı subliminal reklamda karelere farklı sayılarda magnumlar yerleştirerek reklamın defalarca izlenmesini sağlıyor. Reklamda gizlenmiş Magnumları bulmaya çalışmanız bekleniyor.
